--------------------------------------------------------------------------------

Bursa Psikolog-Psikolojik Yardım

Özgül Fobi

FOBİ (ÖZGÜL)

KLİNİK ÖZELLİKLER

Tüm anksiyete bozukluklarında ortak olan özellikler belirli durum ve nesnelerle karşılaşınca anksiyete belirtilerinin görülmesidir. Anksiyete belirtilerinin bedensel / otonomik, bilişsel / duygusal ve davranışsal boyutları vardır. Kişiden kişiye değişiklikler olmakla birlikte fobik nesne veya durumla karşılaşan kişide gerçek korkularda ortaya çıkan belirtilerin aynısı ortaya çıkar: yani kişinin kalbi çarpar /sıkışır, nefsi daralır, göğsü sıkışır, titreme / terleme olur, uyuşma / karıncalanma olur, baş dönmesi, bayılma hissi olur, sık idrara gitme vb.

Özgül fobilerin en önemli özelliği kişinin korku duyduğu durumun oldukça belirli ve sınırlı olmasıdır. Ancak, kişi fobik nesne ve durumla karşılaşmadan da anksiyete yaşayabilir. Bu durumu düşünmek / hayal etmekle veya karşılaşma önsesinde de kişi korku duyabilir.

Tanımda da belirtildiği gibi özgül fobilerde duyulan korku mantıksızdır ve aşırıdır. Yüksek bir yerden aşağı bakmak birçok insan için heyecan verici, korkutucu olabilir, ancak fobik kişide korku o kadar aşırılık ki, yüksek binalara çıkamaz bile. Bazen de normalde kimsenin korkmayacağı durumlardan korkma gibi mantıksız korkular görülür. Örneğin: cam kırıkları, bıçak gibi kesici aletler batacak korkusu gibi. Hasta bunun aşırılığının ve mantıksızlığının farkındadır. Bu nedenle (böyle saçma bir şeyden / durumdan korktuğundan utandığı için ) bazı hastalar fobilerinden bahsetmek de istemeyebilir. Yukarıda sayılan nedenlerle cin, şeytan vb. korkuları, kişi bunları saçma bulmadığı sürece, fobi sayılmaz.

Hastalar fobik oldukları ortamda her girişlerinde az veya çok sıkıntı, anksiyete duyarlar. Bu açıdan panik bozukluğundan ayrılırlar. Panik bozukluğunda hasta belirli bir yerde panik gelecek korkusu yaşar, ama o yerde her seferinde panik yaşamaz.

Fobilerin iki temel bileşeninden biri korku, diğeri kaçınmadır. Kaçınmayı korku doğurduğu için aralarında büyük paralellik vardır. Gene de tam bir örtüşme olduğu söylenemez. Çünkü kişi her korktuğu durumdan kaçınmayabilir. Bazı durumlar veya nesnelerle kişi kendi isteğiyle belli miktar korkuya katlanmayı göze alarak karşılaşır. Bazı durumlarda ise işi, sosyal konumu vb. nedeniyle istemeden de olsa karşılaşmak zorunda kalabilir. Birçok araştırma, kaçınmanın iş ve sosyal hayata olumsuz etkisinin korkunun etkisinden daha fazla olduğunu gösteriyor.
Özgül fobi tanısı alanlarda görülen korku türleri görülme sıklığına göre şöyledir;1. hayvan fobileri, 2. yükseklik korkusu, 3. kan ve yaralanma korkusu, 4. gök gürültüsü ve fırtına korkusu 5. uçak korkusu, 6. yalnız kalama korkusu, 7. kapalı yer korkusu.

  • HAYVAN FOBİLERİ

En sık görülen özgül fobi türüdür. En çok korkulan hayvanların başında kedi, köpek, kuş, böcek gibi hayvanlar gelir. Korkulan hayvan türleri kültürler arası farklık gösterir. Örneğin; İngiltere’ de örümcekten korkma çok yaygın iken, kültürümüz de örümcek fobisi pek yaygın değildir. Hayvan fobisi olan insanların bir kısmı o hayvanla kötü bir deneyimden sonra fobilerinin başladığını ifade ederler. Bir kısmında ise böyle bir başlatıcı bulunamaz. Fobik hasta tipik olarak kendine rahat bir gündelik yaşam sağlamaya uygun bir kaçınma davranışı geliştirmiş olur. Oturmaya gidilecek- gidilmeyecek arkadaşlar bellidir. Televizyonda korkulan hayvanla ilgili belgeseller seyredilemeyebilir. Nerelerde dolaşılacağı belli kurallara bağlıdır. Bazı durumlarda hayvanın fotoğrafı ya da onu andıran şekillerden bile korkulabilir.

  • YÜKSEKLİK FOBİSİ

 

İkinci en yaygın özgül fobidir. kişi yüksek binalara çıkamaz, yüksekten akamaz, hatta odanın içinde pencereye yakın oturamaz. Yükseklik korkusu olan kişiler asansöre binmekten korkarlar, ancak bu korku içinde boğulmaktan veya hapis kalmaktan dolayı değil, yukarı çıktığı içindir. Birçok insan için keyifle oturulacak balkonlar bu hastalar için eziyettir. Balkonda oturabilirlerse de odaya yakın tarafına oturmaya çalışırlar. Merdivenler, özellikle boşluk varsa çok korkutucudur. Yükseklik korkusu olanların birçoğunda uçak korkusu olsa da iki korkunun birbirinin aynı olduğu da söylenemez. Yükseklik korkusu olanların % 20’ si ise uçak korkusu tanımlamamışlardır.

  • KAN VE YARALANMA FOBİSİ

Halk arasında “kan tutması” olarak da bilinen bir durumdur. Kan görünce rahatsızlık hissetmek çoğu insanda görülen bir özelliktir. Bunun dışında bedensel sakatlık, parçalanmış insan vücutları, kazalar vb. görme, kan verme, iğne yaptırma, kulak deldirme, diş çektirme ve diğer tıbbi işlemler gibi durumlarla karşılaşınca bayılacak gibi olma, kalp hızında değişme ve bunaltı şeklinde tepkiler verilebilir. Bu esnalarda bayılmalar da bilinen durumlardır. İlk kez diş çektirmeleriyle ilgili film seyreden çocukların kalp hızlarının yavaşladığının gösterildiği belirtiliyor. Bazı fobikler hayat kurtarıcı müdahalelerden bile kaçınırlar; şeker hastaları iğnelerini yapmaz, kanser hastası ameliyat olmaz, bazı kadınlar doğurmaktan korktukları için gebe kalmazlar. Birçoğu hastanelere gitmez, hasta insanlara bakamazlar, tıbbi konularla ilgili TV programlarını seyredemez. Bu korku yüzünden doktorluk, hemşirelik gibi mesleklerden kaçınabilirler. Bazı hastalar “kan” lafını duyunca bile bayılabilirler.

  • GÖK GÜRÜLTÜSÜ ve FIRTINA FOBİSİ

Bu kişiler sürekli hava durumunu izler ve havanın kapalı, fırtınalı, yağışlı olma ihtimali olduğu günlerde eve kapanır, gök gürültüsünü duymamak için kapı ve pencereleri sıkı sıkı kapatırlar. Gök gürültüsü duyunca masa, yatak altına saklanırlar.

  • UÇAK KORKUSU

Bu kişiler uçağa bineceklerine, çok daha uzun sürecek, daha eziyetli yolculuklar yapmaya razıdırlar. Uçağa binmek zorunda kaldıklarında uçağın düşeceğine dair şiddetli bir korkuları vardır. Uçağın her hareketini, her sarsıntıyı büyük bir korkuyla izlerler, duydukları sesleri patlayan bir motor, bir arza işareti olarak yorumlarlar.

  • YANLIZLIK FOBİSİ

Çoğu kez evde tek başına kalmaktan korkudur. Akşamları ve gece artar. Gündüz tek başına kala bilen birçok hasta gece kalamaya bilir. Nedensiz bir huzursuzluk olabilir ya da evde birisi, hırsız, bir yaratık vb. var gibi bir duygu tarif edebilir. Yalnızlık fobisinin ayrılık anksiyetesiyle ilişki olduğu öne sürülmektedir. Çocuklukta ayrılık anksiyetesi yaşayanların erişkinlikte agora fobi ve panik bozukluğu geliştirme olasılığı yüksek bulunmuştur. Türkiye de yapılan toplum taramasında da, ayrılık korkusunun agora fobi ile diğer tüm özgül fobilerden daha kuvvetli olarak bulunmuştur.

  • KLOSTROFOBİ

Kapalı / basık yerlerden duyulan korkudur. Korkulan durumlara tipik örnekler arasında asansör, basık tavanlı odalar ve koridorlar, kapıları kapalı ve kalabalık otobüs, yer altı çarşıları, metro, alt geçitler, oturulan oda kapısının kapalı veya kilitli olması vb. sayılabilir. Hastaların temel korkuları anılan yerde sıkışıp kalmak, çıkamamak, nefes alamamak, boğulmak gibi korkulardır. Sinema ve tiyatroya gidemez, gitseler de dip koltuklarda oturamazlar. Boğazlı, dik yakalı giysilerden rahatsız olabilirler, yakalarını ilikleyemezler. Kapalı giysiler onları “boğabilir”. Bu hastalarda sisli, kapalı havalarda huzursuz olma sıktır. Sisli, kapalı hava etrafı kapatan, korkutucu bir duvar gibi algılanır, Aynı zamanda hamam, duş, sauna gibi yerlerde de boğuluyor gibi olurlar. Bir klostrofobik hastamız etrafı sularla çevrili olduğu için İngiltere ye gidemediğini söylemişti.

  • UZAY / ALAN FOBİSİ

Dengelerini kaybetmekten, düşmekten korktuklarını söyleyen bazı hastalar daha ayrıntılı sorgulandığında etrafta tutunacak bir şey yoksa düz bir alanda yürümekten aşırı korktukları fark edilir. Buna alan veya uzay fobisi denmektedir. Bu hastalar klostrofobiklerin tersine bir koridor geniş ve eşyasızsa daha fazla huzursuz olurlar, büyük oda ve salonlarda duvara yakın olacak biçimde yürürler.

  • YUTMA FOBİSİ

Bu hastaların tek korkusu bir şey yutarken boğulmaktır. Yemek yerken, su içerken boğazlarına kaçacağı ve boğulacakları düşüncesindedirler. Yemeğe / içmeye korktukları şeylerin bir listesi olabilir. Bazı şeyleri hiç yemeyerek kısmet rahat edebilirler. Birçok zaman kuruyemiş gibi küçük taneli şeyler çok korkutucudur. Yemek ve içmekten kaçınmanın çok ciddi sonuçları olabilir; ileri derecede kilo kaybı gibi.

Yararlanılan kaynaklar:
Ruh Sağ. Ve Bozuklukları Prof.dr.Orhan öztürk (H.Y.B)
Klinik Psikiyatri Kaplan & Sadock (Güneş Kitabevi 2005)
PSİKİYATRİ Temel Kitabi (H.B.Y 1998)

Sağlık ve Tıp Sağlık ve Tıp

Sayaçlar

Ukash Kart

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol